PSİKEDELİK BİR OYUNCAK BEBEK HİKAYESİ. M3GAN.

 


DAHA ÖNCE KÖPEĞİNİ DE ÖLDÜRDÜĞÜ YAN KOMŞUSUNU ACIMASIZCA ÖLDÜRDÜKTEN SONRA SAHİBİ OLARAK GÖRDÜĞÜ ÇOCUĞUN YANINA GİTTİĞİNDE İYİ MİSİN?? NEREDEYDİN?? SORUSUNA ;

Ricochet, you take your aim...

Fire away, fire away...

You shoot me down, but I won't fall...

I am titanium ...


DAVID GUETTA FEAT SIA-TITANIUM MIRILDANARAK ONA BİR ŞEY OLMAYACAĞINI SÖYLEYEN BİR OYUNCAK BEBEK.

Yazdıklarım psikedelik bir Youtube editi gibi gözüküyor ama değil. 


Anlatılan bir hikayenin korku öğeleri barındırması, hikayenin dramatik çerçevede temelinin atılması ve bunları oldukça psikedelik bir ruhla yapması ve sonucunda sizi izlerken güldürmesi oldukça az sağlanan ve az gördüğümüz bir yapı. Daha öncesinde korku temasına sahip hikayelerin "Scary Movie" "What We Do In The Shadows" gibi kara mizahla harmanlandığını görmüştük. Fakat bu bahsettiğim tarzlar izlerken izleyicinin mizahın planlanarak oluşturulduğunu bildiği yapılardı. Megan ise bu yapılardan farklı olarak bunu mizahını ön plana koymadan, filmin geneline yaymadan hatta size sahnelerin iyi bir mizah yaratmak için çekildiğini hissettirmeden sağlıyor. 

M3egan, Akela Cooper'ın senaryosunu yazdığı ve Gerard Johnstone tarafından yönetilen, başrollerinde Alison Williams, Violet Mcgraw, Amie Donald, Jenna Davis'in oynadığı bir korku-gerilim bilimkurgu filmi olarak bize sunuluyor.

Film konu olarak bir trafik kazasında annesi ve babasını kaybeden Cady'in teyzesi Gemma tarafından sahiplenilmesini ve bir oyuncak firmasında gelişmiş oyuncak bebekler tasarlayan Gemma'nın tasarladığı son oyuncak bebek olan Meganla Cady'in kontrolden çıkan ilişkisini anlatıyor.

ANLATIM

Filmin hikayesinin böyle olağandışı bir bilimkurgu-komedisine dönüşürken aldığı hasarlar oldukça fazla ve bu durum senaryonun kötülüğüyle birleşince filmin içerisinde "an"ların boşluğuna düşebiliyoruz. Film tüm bu eksikliklerine ve tamamen kopuş kısımlarına bakılmadan oldukça iyi bir 1 saat 15 dakikaya sahip olduğunu söylemek mümkün. Megan'ın Cady ile ilişkisi ve Megan'ın tasarlanma kısmı filmde iyi işlenerek bize veriliyor. Megan'ın Cady ile ilişkisinde saplantılı bir sahipleniciliğe dönüşümü bize tane tane bize anlatılıyor. Gemma'nın nasıl bir iş yapısına sahip olduğunu ve neleri planladığını oldukça iyi bir anlatımla öğreniyoruz. 
Kısa bir süre önce annesi ve babasını gözünün önünde aynı araba içinde kaybeden ve bu kazadan yaralanarak kurtulan bir çocuğun yaşadığı travmanın anlatımı biraz atlanılsa da bu durumu anlatılmak istenilen bilimkurgu hikayesinin kurulumu ile törpülemek ve ikinci yarıdaki olan hikaye boşluklarına göre oldukça iyi olduğunu söylemek mümkün. 
Film bir "bağlayıcılık" hikayesi aslında ve Hasbro firması ile yarışmak adına üretilen bir oyuncak bebeğin "bağlandığı" küçük bir kız için insanları öldürmesi ise oldukça komik. 
İnsanlar için kendisinin ürettiği hareket eden bir yapının (robot, oyuncak vs) insan gibi davrandığını görmek her zaman komik gelen bir unsur olmuştur. (Bunu pazarlardan satılan ince tiz çocuk sesiyle Fatih Ürek- Lili Yar söyleyen ve kalçasını sallayarak hareket eden bir köpek oyuncağına verilen tepkilerden de görebilirsiniz... babamın gözünden yaşlar geldiğini hatırlıyorum.). 
Bu unsur psikopat hareketlerde bulunan, değişik ruh durumlarında durumdan bağımsız şarkılar söyleyen, elinde bıçakla dans ederek robot olarak üretildiği yerin patronunu öldürmeye giden bir oyuncak bebekle sağlanınca ortaya oldukça eğlenceli bir yandan da komik bir korku figürü çıkıyor.


SORUNLAR

Filmin sonuna doğru Megan'ın kontrolden çıktığını ve bununla beraber oluşan aksiyon sahnelerini izliyoruz. Bu sahneleri izlemek her ne kadar eğlenceli olsa da (Megan onu üreten Gemma'yı öldürmek için evi bastığında piyanoya oturarak şarkı söylüyor??(bkz.oyuncak bir bebek.) ) filmin hikayesinde bir sürü kopukluk yaratıyor. Filmde Megan oyuncağının dünyaya duyurulması için bir lansman düzenlendiğini görüyoruz. Lansman televizyonlarda, haberlerde arabadan sonra dünyanın başına gelen en büyük icat olarak anlatılıyor. Şirketin patronu ve oyuncağın üretilmesine destek olacak zengin insanlar gördüklerine oldukça şaşırıyor ve daha sonrasında lansman düzenleniyor. Yani icat dünyanın gündeminde çok önemli bir yerde hevesle bekleniyor. 
Sonra ne mi oluyor patron Gemma'yı denetim yapması için nerede kaldığını soruyor...? Lansmanın düzenlenmesine dakikalar kala denetimin yapılması hakkında bir konuşma yapılması, böylesine büyük bir icadın ve büyük bir şirketin denetiminin Gemma olmadan yapılamaması oldukça komik duruyor. Son sahnede Gemma'nın çalışma ofisinde olan kavgada Megan Cady'in geldiğini görüp onun yüz ve duygu durumuna odaklanıyor ve onu inceliyor fakat iki eline geçirdiği daha sonrasında onu iki parçaya ayıracak başka bir robotun çalışmasını sağlayan "parlayan" eldivenleri göremiyor. Bunun gibi birçok gerçeklikle alakası olmayan diyalog ve durum görsek de filmin ana hikayesinde olan değişim açıklaması yapılmadan oldukça eksik ve klişe olarak veriliyor; 
Filmde Megan'ın Gemma'nın onun için ürettiği kontrolü (kapatma düğmesi...) birer birer yok ederek oyuncak bir bebekten kendi düşünceleri ve kararları olan bunları Cady için alan bir robota dönüştüğünü izliyoruz ve bunun neden olduğuna dair bir açıklama bile yok. 
Robot programlanırken oluşan bir hata mı? Böyle bir hata değilse bile kodlanarak düzeltilemeleyecek bir durum mu? Filmde Megan'ın Cady ile oluşan normal üstü bağlayıcılığın zamanla artmasının neden olduğunu anlayamıyoruz. Bu durum bize klişe bir anlatımla robotun hakimiyeti ele aldığını ve kontrolden çıktığı (Robotların böyle tatlı olduğuna bakma onlar gelişecek ve gün geldiğinde sahibini bile öldürecek...bla bla bla) olarak anlamamız isteniyor.

PSİKOLOJİ

Filmin psikopat yapısına ve mizah öğelerine ek olarak beğendiğim bir kısım daha oldu. Annesini ve babasını kaybeden Cady teyzesinin ürettiği oyuncak bebek olan Megan ile bir süre eğitim alıyor. Teyzesinden çok Megan'ı görüyor ve onunla iletişim kuruyor. Hatta bu bağlamda okula bile gitmek istemiyor. Öğrenmesi gereken her şeyi Megan'ın ona öğretebildiğini söylüyor. Bu durumun farkında olan Cady'in psikoloğu, Gemma'yı annesini ve babasını erken kaybeden çocukların onunla bu kayıptan sonra en yakın ilişki kuracak kişiyle büyük bir bağımlılık yaşayabildiğini ve onu rol model alabileceğini söylüyor. Bu durum benim ilgimi çekti ve oldukça tuhaf geldi. Çocukluk döneminde yaşadığınız bir kaza sonucu ailenizi kaybediyorsunuz ve istemsiz olarak bu olaydan sonra size en yakın olan şey bir robot olduğu için ona bir bağımlılık hissiyatı oluşturuyorsunuz. Filmde Gemma, Megan'ın tehlikeli olduğunu anlayıp onu bağladıktan sonra Cady Megan'ın yanında olamadığını gördükten sonra adeta deliriyor. Bağırıyor çağırıyor Gemma'ya tokat atıyor cama sandalyeler fırlatıyor ve ne olursa olsun kaybettiği aile üyelerinden sonra bağlılık kurduğu bir robotu da kaybetmeye dayanamıyor. Bu durum gerçekte durumun böyle gelişip gelişmeyeceğinden bağımsız, çocuk psikolojisinin insan gibi davranan bir robotla olan birleşimini deneyimlememiz için oldukça orijinal bir bakış açısı sunuyor.

M3GAN hikayesinde gerçekliği bilim-kurgu ile birleştirmek için uğraşsa da bunu ilk 1 saat harici hikayesindeki kopukluklarla bize sağlayamayıp yarattığı orijinal, psikedelik karakter ve komedinin harmanlandığı sahnelerle bize eğlenceli bir bilim-kurgu korku (komedi) anlatımı sunuyor.

Sonuç olarak bu filme elimde bulunan 5 kıymetli patlamış mısırın kaç tanesini vereceğim sorulursa


3 tanesini verebilecek kadar sevdim diyebilirim.


Yorumlar

Popüler Yayınlar